Satranç kul icadı, Go ise tanrı icadı bir oyun. Örneğin satrançta
taşların hareketleri, dizilişleri birilerinin uydurmasıyla
belirlenmiş (ve son birkaç yüz yılda birkaç defa değiştirilmiş.)
Go'nun kuralları ise o kadar az, basit ve evrensel ki, bir
matematik teoremi gibi keşif mi edilmiş icat mı edilmiş
tartışılır.
Go'da 8-9 yaş çocuk sınıfındaki iyi oyuncuları yenen bir
bilgisayar programı için büyük bir para ödülü teklif edildi. Tabi
daha yanına yaklaşan bile yok. Buna karşın satranç ve tavlada en
iyi programlar dünya şampiyonlarını zorluyor ya da
yeniyor. Satrançta basit algoritmalara dayanan programlar insan
gibi düşünmeye çalışan programlardan her zaman üstün
oldu. Dolayısıyla yapay zeka bilimine pek faydası olmadı
satrançtaki ilerlemelerin. Go'da bu teknik çalışmayacak
gibi. Çalışan teknik de daha bulunamadı ama ben bu sefer
insanların nasıl öğrendiklerini, düşündüklerini analiz etmenin
faydası olabileceği görüşündeyim.
Go'da amatör oyuncu seviyeleri kyu ile ölçülüyor. Her kyu
seviyesi bir yüksek kyu seviyesine bir taş avantaj verip oyunu
eşitleyebiliyor. En iyi olan 1 kyu'dan sonra "dan" seviyeleri
başlıyor. 9 tane dan seviyesinden sonra da "profesyonel dan"
seviyeleri var. Yani bana 9 taş avantaj verip yenen adama 9 taş
avantaj verip yenen adama 9 taş avantaj verip yenebilir bir
profesyonel :)
Bu arada bilgisayarlarin hala satranç seviyesinde başarı
gösteremedikleri oyunlar arasında poker ve brici de saymak lazım.
Related link
Deep Learning is cheap Solomonoff induction?
1 hour ago
No comments:
Post a Comment